Gelecek Partisi Konya İl Başkanlığı’nın 2’nci Olağan Kongresi, bir otelin toplantı salonunda gerçekleşti. Kongreye Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun yanı sıra çok sayıda partili katıldı.
“HİÇ KİMSEYE KİN BESLEMEDİK”
Kongrede konuşan Davutoğlu partinin kuruluşunda yaşadıkları sorunlara değindi. Geçen 4 yılda birçok engelle karşılaştıklarını kaydeden Davutoğlu, Konya’nın kendisi için her zaman sığınak olduğunu söyledi. Davutoğlu, “Partimizin kuruluşunun üzerinden 4 yıl geçti. Bu 4 yılda çetin engellerle karşılaştık. Ama başımız Toroslar kadar dikti ve hiçbir şeyden yılmadık. Yüreğimiz Konya Ovası kadar engindi ve hiç kimseye kin beslemedik. Millet ve devlet çıkarı dışında hiçbir zaman şahsi çıkarımızı öne çıkarmadık. Konya bütün bu mücadelemde en temel sığınağım oldu” dedi.
“KONYA İLE ANILMAKTAN BAŞKA BİR KAYGIM OLMADI”
Gelecek Partisi Konya delege kartını gösteren Ahmet Davutoğlu, “Hayatımda birçok unvan, birçok kimlik taşıdım. Ama şimdi bu elimde taşıdığım 1 numaralı Konya delege kimliği benim için en büyük şereftir. Konya ile anılmaktan başka hiçbir kaygımız ve düşüncemiz olmadı” diye konuştu. Ülkede birçok yurttaşın mutsuz olduğunu dile getiren Ahmet Davutoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
* “Ülke insanı mutsuz. Ülke insanı geleceğinden korkuyor. Hiç kimse aşından, işinden emin değil. Çiftçilerimiz ürettikleri hasadın karşılığını alamamaktan şikâyetçi. Çiftçinin girdileri yüzde 150 artmış. Çiftçi bu gidişle toprağını ekemeyecek. Emeklilerimize sadaka gibi 5 bin lira verdiler. O da, çalışan emeklilere bir şey vermediler. Bir emekli niye çalışıyor? Çünkü emekli maaşı yetmiyor.
* İşçiler enflasyon altında ezilmekten mağdur. Gençler ise bir an önce yurt dışına gitmenin telaşında. Okurken üniversiteye girdiklerinde barınmaları yok. Barınmak için yurt bulduklarında asansörlerde çakılıyorlar. Gıda ve beslenmeleri yok. Üniversiteyi bitirdiklerinde ise iş bulamıyorlar. Hiç kimse mutlu değil. Mutlu olan bir küçük azınlık.
* Gelir adaleti yerlerde. Bazı yerlerde yoksulluk sefalet yaşanırken bazı yerlerde lüks ve şatafat var. Ülke bu haldeyken devletin içerisinde de çok büyük sorunlar baş göstermiş durumda. Devlet kurmakla iktidar kurmak arasında fark var. Biz iktidarımızı değil, devletimizi düşünürüz. Bazıları ise iktidar kurmaktan devlet kurmaya vakit bulamazlar. Bizim amacımız iktidar kurmak değil, iktidarı hakkeden bir devlet inşa etmek.”
İKTİDARA GAZZE ELEŞTİRİSİ
İktidarı İsrail’in Gazze saldırılarına karşı yeterli girişimlerde bulunmamakla eleştiren Davutoğlu şöyle konuştu:
* “Gelip Konya’da manevi değerlerden bahsedeceksiniz, ‘Biz gidersek Saraybosna düşer. Biz gidersek Kudüs düşer. Biz gidersek Gazze düşer’ diyeceksiniz, Gazze düştüğünde 45 gün hiçbir şey yapmayacaksınız. Yüreğimiz yanıyor. Burada halkımızın dertlerini konuşuyoruz ama yüreğimizin bir yanı Gazze’de. Her gün haberlerle sarsılıyoruz. Her gün gördüğümüz manzaralar, çocuk cesetleri, bir soykırım yürüyor. Ve bir halk kahramanca direniyor. 7 Ekim’de ilk çatışmalar başladığında partim ve Saadet Partisi net bir tavır aldık. İşgal altında olan bir milletin direnmek hakkıdır. Aynen İstiklal Savaşı’nda emperyalistlere karşı direnmiş dedelerimiz gibi hiç tereddüt göstermedik.
* İktidar 18 gün sustu. Başta sayın Cumhurbaşkanı ve herhangi bir yetkili İsrail’e karşı net bir tavır almadı. 21’inci günde tavır almak yerine miting yapmayı tercih ettiler. Mitingi muhalefet partileri, STK’lar, halk yapar ama iktidar sahipleri o kanın durması için çaba gösterir, mazlumun yanında olur. Son günlerde birçok konuşma yaptım. Yahudi propagandasıyla hareket edenler üzerime geldiler. ‘Efendim Hamas’ta terör örgütüymüş, siz ne yapmak istiyorsunuz’ şeklinde bütün bu İsrail borazanları üstüme geldi. Bir adım geri atmadım. Çünkü ben o halkın ne çektiğini biliyorum. Çünkü ben daha 24 yaşındayken Kudüs’e gittiğimde neler yaşandığını biliyorum. Çünkü ben Zeytin Dağı’ndan Mescidi Aksa’ya bakmış gece boyu ağlamış biriyim.
* Ben 2008 yılında ilk Gazze savaşı başladığında bir hafta Kahire, Şam arasında mekik diplomasisi yapmış ve arabulucuk yapıp ateşkesi sağlayan heyetin başındaydım. Ben 2012 yılında şimdi gözyaşlarıyla izlediğiniz Şifa Hastanesi’ne eşimle birlikte İsrail bombardımanı altında girdim. O yiğit Gazzelilerin kendi çocuklarının bedenlerine nasıl sarıldığını gördüm. Ben 2014 yılında da ateşkesi sağlayandım. Herkes bunu bilir.
* Ankara’dan nutuk atmadık biz. Saldırılardan 2 gün sonra biz Filistin Büyükelçiliği’ne gittik. Temel Karamollaoğlu ile birlikte 12 maddelik bir eylem planı açıkladık. Bizim söylediklerimizden sadece bir tanesini yaptılar. Ulusal yas ilan edin dedik onu yaptılar, başka da bir şey yapmadılar. ‘TBMM’de bir Gazze heyeti oluşturun’ dedik yapmadılar. Bizim kahraman 4 milletvekili arkadaşımız gitti ama onlara da yeterli desteği vermediler. 20 Kasım’da göndereceğiz dediler bakalım gönderebilecekler mi? Bakalım kendi milletvekilleri oraya gidebilecek mi?”
“KONYA İÇİN BİRLEŞME ÇAĞRISINDA BULUNUYORUM”
Konuşmasında iktidarın Konya’yı oy deposu olarak gördüğünü belirten Davutoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:
* “Konya’yı oy deposu olarak görüyorlar. Ben kimseyi terk etmedim. Ben devlete bağlılığımı terk etmedim. Ama siz bizleri terk edenleri seçerseniz ülkeyi bu hale getirirler. Bir şiirle olmaz bu işler. Bütün gelecek gönüllülerine selam ediyorum. Allah sizden razı olsun. Konya’yı teknoloji, sanayi merkezi yapacaktık. Şimdi ne var Konya’da? Belediyenin hizmet binası yok. Bir kısmı kiralık alanlarda çalışıyor. Konya yemyeşil olacak demiştik. Parsel parsel satıldı. Onlar anca doların yeşilini görürler. Bunlar demiş ki ‘Benim ülkem, şahsımın memleketi…’ Öyle değil. Bizim şehrimiz Erbakan’ın şehri. Benim hizmetkâr olduğum şehir.
* Türkiye için mazlumlar için mücadele edeceğiz. Konya’yı uyuşturucudan silip temizleyeceğiz Allah’ın izniyle. Onlar devleti de millet menfaatini de terk ettiler. Artık uyanın. Gözünüzü açın. 2 şiir bir marş okuyanların, 2 ayet, bir hadis okuyanın millet davası olduğunu düşünmeyin. Bakın ne çıkarı var. Ceplerini dolduranlara bakın. Dinle maneviyatla sizi aldatmasınlar. Onların meselesi ceplerini, iktidarlarını korumaktır. Ben liderlik peşinde değilim. Makamlar sizin olsun, millet bize yeter. Bir ilim adamı olarak susacaktım. Nasıl susacaktım? Gelecek ailesinin yüreği açıktır. Konya’yı fuhuştan, uyuşturucudan temizleyeceğiz. Konya için yeni bir başlangıç lazım. Bunu bütün partilerden rica ediyorum. Konya için birleşme çağrısında bulunuyorum. Geçmişi bir kenara bırakalım. Küçük hesaplar yapmayalım.”
“TERÖR DEVLETİ İSRAİL’İN SALDIRILARINI LANETLİYORUM”
Kongrede konuşan Gelecek Partisi Konya İl Başkanı Ahmet Arslan ise, Konya’da AKP’li belediyeleri yatırım yapmamakla eleştirdi. Arslan, “Gelecek Partisi Konya İl Başkanlığı olarak, Konya belediyelerinin iyi ve doğru projelerini desteklemeye, kötü ve yanlış projelerini eleştirmeye devam edeceğiz. Ancak bu çok kısa sürecek. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde, Konya belediyeleri Allah’ın izniyle Gelecek kadroları ile tanışacak” dedi. Ahmet Arslan konuşmasında kötü gidişatı süren Konyaspor’un siyasete kurban edildiğini de söyledi.
“KONYA’MIZIN SESİNİ MECLİSTE GÜR ŞEKİLDE DUYURACAĞIZ”
Gelecek Partisi Konya Milletvekili Hasan Ekici de Konya’nın sesini mecliste gür bir şekilde duyuracaklarını ifade etti. Ekici, “14 Mayıs seçimlerinden sonra milletvekili olarak Konya’mızı gazi Meclis’te temsil etme görevi de tarafıma tevdi edildi. Mecliste Konya’mızı temsil etmek bizim için ayrı sorumluluk. Saadet- Gelecek Grubu olarak Mecliste hem Konya’mızın hem de tüm yurttaki milletimizin sesini mecliste gür bir şekilde duyuracağız” dedi.